Gömük 20 Yaş Diş Çekimi Nedir?

18 yaşından itibaren çıkmaya başlayan, alt ve üst çenenin en arkasında yer alan üçüncü büyük azı dişlere 20 yaş dişi denmektedir. Halk arasında akıl dişi olarak da bilinmektedir. Her bir yarım çenede birer adet olmak üzere toplamda dört tanedir. Binlerce yıldır insanların yeme alışkanlıklarında gerçekleşen değişimden dolayı ağız ve çene yapısı küçülmüş ve 20 yaş dişleri var olan çene yapımıza sığmaz durumu gelmiştir. Birçok kişide 20 yaş dişleri ağızda çıkacak yer bulamadıkları için gömük kalmaktadır. Gömük 20 yaş diş çekimi cerrahi yöntemlerle bu dişlerin çekimi ve buna bağlı sorunların giderilme işlemidir.

Uygulama

Gömük 20 yaş diş sinirleri ve etrafındaki dokular lokal olarak hissizleştirilir.

Çene kemiğinde gerekli aşındırma işlemleri yapılır.

Gömük 20 yaş dişin pozisyonu ve köklerinin yapısı dişin tek parça olarak çekilmesine engelse diş uygun parçalara ayrılır.

Dişin tek ya da çok parça olarak çekimi yapılır.

Çevre dokularda varsa apseli alanlar temizlenir.

Kişinin kendi kanından elde edilen kan plazması çekim boşluğuna yerleştirilir.

Dikiş atılarak işlem sonlandırılır.

Enfeksiyon oluşmasını engellemek için 5 günlük uygun antibiyotik tedavisi uygulanır.

Her 20 Yaş Gömük Diş Çekilir Mi?

Kesinlikle hayır. Tersine sorun oluşturan ve sorun oluşturabilecek gömük 20 yaş dişleri çekilmelidir. Çene kemiğinde gömük kişiye rahatsızlık vermeyen pasif 20 yaş dişleri dikkatle incelenmeli, diğer dişlere ve ağıza zarar vermeyeceği tespit edilirse bu dişlerin çekimine girilmemelidir. Aksi halde hekim ne kadar istemese de sorunsuz bir ağızda çekim sonrası sorunlar oluşabilir. Her gömük 20 yaş dişi çekilir diye bir kural yoktur.

Gömük Yirmi Yaş Dişlerinin Oluşturduğu Sorunlar

En temel sorun var olan dişleri sıkıştırması ve bu dişleri çarpıklaştırarak ortodontik sorunlara yol açmasıdır.

Çıkamayan 20 yaş dişlerinin çevresinde sürme apsesi denilen iltihapsal bir alan oluşur. Bu da ağrı ve şişliğe neden olabilir.

Ağız içerisinde temizlenemeyen diş eti cepleri meydana gelebilir bundan ötürü koku ve çürük oluşabilir.

Yatay pozisyondaki 20 yaş dişleri önündeki sağlıklı dişin köküne zarar verebilir ve hatta bu dişin kökünü eritebilir.

Çıkamayan 20 yaş dişleri özellikle kadınlarda çenenin ve ağzın istenmeyen bir şekilde büyümesine yol açabilir.

Zamanında müdahale edilmemiş iltihaplı 20 yaş dişlerinin çevresindeki iltihap çene kemiğini eriterek sinir kanalına kadar gidebilir. Bu iltihap sinir kanalını bloke ederse alt dudakta uyuşukluğa neden olabilir.

Çıkamayan alt 20 yaş dişleri üstündeki diş eti dokusunda yaygın ödem oluşturarak çiğneme zorluğu yaratır. Bu nedenli şiddetli ağrılara yol açabilir.

Çıkamayan 20 yaş dişleri o bölgedeki kasların spazmına neden olarak ağzın yeterince açılmaması gibi bir soruna hatta kimi durumlarda çene kilitlenmesine yol açabilir.

20 Yaş Diş Çekiminde Başarıyı Etkileyen Faktörler

Hekimin deneyim, uzmanlık, bilgi ve becerisi çok önemlidir.

Üst 20 yaş dişleri sinüs boşluğuna, alt 20 yaş dişleri sinir kanalına çok yakındır. Hatta vakaların 30% ‘unda bu dişlerin kökleri sinüs boşluğu ya da sinir kanalı içerisindedir. Cerrahi çekim sırasında kişinin sinüs boşluğuna ya da sinir kanalına zarar verilirse ciddi komplikasyonlar oluşur. (Sinüs İltihaplanması, Sinüs Delinmesi, Sinir Kanalı Zedelenmesi, Sinir Kanalı Zedelenmesine Bağlı Geçmeyen Uyuşukluk gibi ciddi komplikasyonlar)

Gömük 20 yaş diş çekiminde mümkün olan en minimal cerrahi yöntemler tercih edilmelidir. Aksi halde çekim sonrası çok ağrılı bir süreç yaşanabilir. Şiddetli ağrı ile beraber ciddi şişlik, çene kilitlenmesi, çekim bölgesinde kronik enfeksiyon, çekim bölgesinin iyileşememesi gibi bir çok sorun oluşabilir.

Çekim sırasında kontrolsüz güç uygulanırsa 20 yaş dişinin önündeki diş ciddi hasar alabilir. Hasar gören dişte kanal tedavisini zorunlu kılabilir.

20 yaş diş çekim sırasında yeni yöntemler tercih edilirse, cerrahi aşındırma işlemleri çene kemiğinden ziyade çekilecek diş üzerinde yapılırsa sonuç daha başarılı olur.

Operasyon esnasında soğutma amaçlı kullanılan su, steril serum fizyolojik ya da distile su olmalıdır ki operasyon sahası steril kalabilsin ve bir takım enfeksiyonların önüne geçilebilsin.

Çekim sonrasında hasta 6-8 saat süreyle soğuk kompres uygularsa oluşabilecek şişlik kısmen engellenmiş olur.

Hastanın ilaçlarını düzenli kullanması ve hekimin tavsiyelerine uyması başarıyı etkileyen faktörlerden biridir.

Teknoloji

Cerrahi piyezzo motoru ile çalışılarak çekim sonrası oluşabilecek ciddi kemik travmalarından kaçınılır.

PRF üretme cihazı sayesinde kişinin kendi kanından plazma elde edilir. Bu plazma çekim boşluğuna konularak çekim boşluğunda oluşabilecek enfeksiyon, kanama ve doku çökmesi büyük ölçüde engellenir.

Cerrahi piyasemen ve kemik ayırma frezleri: gerekli durumlarda modern agresif kemik frezleri sayesinde işlem süresi çok kısalır ve cerrahi sürenin uzamasından kaynaklanan sorunlar engellenmiş olur.

Modern vurgulu kök çıkartma elevatörleri sayesinde kemiğe zarar vermeden dişin kökleri rahatlıkla çıkartılabilir.